ADNAN OKTAR: Amerika tabii ki akılcı davranıyorsa, o güzel. Oturup aceleci davranıp, dengesiz bir şey yapmasındansa, düşünüp taşınıp akılcı bir şey yapması daha doğru olur. Ama bunlarla netice alamaz. Yani hepsi açmaz sistemler. Bombalasa da açmaz, bombalamasa da açmaz sistem. Bombalamaması da felakettir, bombalaması da felakettir. Barış da hiçbir şekilde mümkün değil. Yani hiçbir şekilde mümkün değil. Çünkü iki tarafında bunu kabul etmesi için deli olmaları gerekiyor onların kendi mantığına göre. Esad’a diyeceksin ki, “Ne var, adamlar Şam’ı işgal etmiş. Bütün ülkeyi işgal etmişler. Bombalıyorlar, asıyorlar, kesiyorlar. Sen ne karışıyorsun?” desen, adam der ki; “Sen deli misin ya?” der. Öbür tarafa da desen ki; “Esad deccal tamam, azılı katil, derin devleti var. Müslümanları her yerde asıyor, kesiyor, boğuyor. Adalet yok, hukuk yok, rezalet paçadan akıyor. Demokrasiyi kabul etmiyor adam. Şiddet yanlısı. Yüz binlerce Müslümanları şehit etti ve yüz binlercesini de şehit etmek için sırada. Siz sakın karışmayın” dersen, adam der ki; “sen deli misin ya?” der. “Benim elimde silah var, bomba var, imkan var. Ben bunun iflahını keseceğim” der. O zaman tepeden bir çözüm gerekiyor. Çok çok yukarıdan bir çözüm. Cenab-ı Allah’ın Mehdi’sine teslim olmak. Bunun dışında yol yok.