ADNAN OKTAR: “Gerçekten, sizin bu ümmetiniz tek bir ümmettir” Enbiya Suresi. Bak, “tek bir ümmet”. “Ben de sizin Rabbinizim, öyleyse Bana ibadet ediniz.” (Enbiya Suresi, 92) “Onlar, işlerini kendi aralarında parça parça dağıttılar.” “Bölündüler” diyor Allah. Paramparça oldular. Mezheplere, cemaatlere, birçok küçük parçaya ayrıldılar. “(dinlerinde bölünmeler yaptılar); Hepsi bize döneceklerdir” diyor Allah Enbiya Suresinde. “Allah’ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın.” Nimeti hatırlamayı Allah önemli bir ibadet olarak belirtiyor. “Allah’ın günlerini hatırlat” diyor Hz Musa (a.s)’a da. “Hani siz düşmanlar idiniz.” Bak, şimdi düşman oldu Müslümanların birçoğu birbirine. “Ve kalplerinizin” Allah “O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı” Müslüman kalplerin arasını uzlaştırıp ısındıracak. Düşmanlığa sevk etmeyecek. Uzlaştırıp. Uzlaşma ne demek? Zıtlık var demektir. Uzlaşma ne demek? İki tarafın birbirine uyum sağlaması sonucu uzlaşma meydana gelmesi. Bir de “ısındırdı” diyor Allah. Sevdirdi. Muhabbet duyurdu. “ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız.” “Bir de öz kardeş gibi oldunuz” arkasından da diyor. Sabah kalktınız, bir de baktınız ki öz kardeş gibisiniz. “Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken” Bak, biz de Türkiye olarak, ateş çukurunun kenarındayız. Bütün dünya cayır cayır yanıyor. Suriye yanıyor. Irak yanıyor. Bütün orta doğu yanıyor. Ateş çukurunun kenarındayız. “oradan sizi kurtardı.” Bak, Allah bize anarşi vermiyor. Terör vermiyor. Beladan koruyor bizi. “Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar” diyor, Al-i İmran Suresi 103.
Hucurat Suresi 10 “Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin” diyor ki; “ya sen nasıl ortada kalıyorsun?” Ne yapayım? Taraf olacakmışım. Yani Müslümanlarla uğraşacağım. Olmaz. Bak, “kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin” önce bulun diyor. Sonra düzeltin. Tamir edin. Şimdi biz kardeşlerimizin arasını bulduk. Düzeltip tamir ediyoruz. “ve Allah'tan korkup-sakının” Bak, “Allah’tan korkup-sakının; umulur ki esirgenirsiniz.” "O zaman Allah sizi korur" diyor. Hucurat Suresi, 10. “Allah’a ve Resulüne itaat edin.” Yani Kuran’a uyun anlamına gelir bu. “Allah’a ve Resulüne itaat edin.” Anlamı budur. Kuran’a uyun. “Ve çekişip birbirinize düşmeyin” Peygamberimiz (s.a.v.) zamanında da tam onun imamlığına itaat de aynı zamanda bunun içinde. “ve çekişip birbirinize düşmeyin” Çekişme ne demek? O onu çekiyor. O onu çekiyor. Çekişme var. Ve birbirine düşmüş. Şu an oldu bu. Bu haram işleniyor şu an. Çözülüp yılgınlaşırsınız. Ne oluyor? Parti bölünüyor. Mesela Ak Parti bölünür. İktidar bölünür. Yılgınlaşıyor. Nasıl? Ekonomi çöküyor. Yılgınlık meydana geliyor. “Gücünüz gider.” Bak, ekonomik güç gidiyor. Askeri güç gidiyor. Politik güç gidiyor. Allah diyor ki; “sabredin” öfkelenmeye gerek yok. Sabredeceğiz. “Şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.” İstediğini desin. Sen sabret. Sabret, güzel olacak yani. Enfal Suresi 46. Diyor ki Allah; “Ve haklarına saldırıldığı zaman” haklarına zarar verildiği zaman “birlik olup karşı koyanlardır” birlik olun. İşte sabah akşam söylediğimiz o. İttihad-ı İslam. Birlik olun. “Birlik olun” diyor Allah. Farz kılmış. Şura Suresi 39. Haklarına herhangi bir yerde Müslüman’ın saldırı olduğu vakit. Bangladeş olabilir. Pakistan, Irak, Suriye, her yer. Mesela Suriye’de mahvediyorlar kardeşlerimizi. Ne diyor Allah? Haklarına saldırı olduğu zaman birlik olup karşı koyanlardır. Kim birlik oluyor? Bütün Müslüman Alemi karşı koyuyor. Yani direniyor. Kabul etmiyor. “Şüphesiz Allah Kendi yolunda sanki birbirine kenetleniş bir bina gibi saf bağlayarak mücadele edenleri sever.” Saf bağlanıyor böyle. “Kilitlenmiş bina gibi” diyor Allah.