Suriye savaşının en can yakıcı sahneleri Halep şehrinde yoğunlaşıyor. Orta Doğu’nun bu kadim şehri çok kısa bir süre içerisinde büyük bir yıkıma sahne oldu.

On binlerce kişi geride harab olmuş evlerini bırakarak şehirden ayrılırken Halep savaş alanına ve adeta uluslararası güçler çatışmasının yaşandığı bir ringe döndü.

Aylarca yürütülen barış görüşmelerine karşın sağlanan ateşkes pek de ömürlü olamadı. Son olarak Birleşmiş Milletler yardımını taşıyan konvoyun da vurulmasıyla bölgede hala atalarının topraklarını terketmeden tutunmaya çalışan 200 binden fazla sivil için umutlar da gün geçtikçe azalmaya başladı.

Hollanda’da üniversite öğretim üyeleri tarafından başlatılan bir sivil inisiyatifle internet üzerinden bir dilekçe imzaya açıldı. Esad rejimini silahsız insanların ölümlerinden sorumlu tutan metinle amaç dünya kamuoyunun dikkatini ve gayretini sivil ölümlerini durdurmaya yoğunlaştırmak.

Diğer yandan ses getiren bir eylem de Almanya’nın uluslararası tanınırlığa sahip haftalık dergisi Stern tarafından yapıldı.

Stern kendilerinin de gereken hassasiyeti göstermediği ve yeterince buna dönük yayın yapmadığını itiraf ederek sessiz kalıyoruz dedi ve dijital platformlarında 7 Ekim boyunca Suriye dışındaki haberlerin de yayınlanmayacağını duyurdu. Dergi bu kararını Suriye’de yaşanan dramdan görüntülerle birlikte duyurdu.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon da görevdeki son günlerinde uluslararası kamuoyunu Suriye dramının şiddetine dönük uyarmıştı:

“Dün BM ve Arap Kızılayının konvoyuna dönük kasıtlı düzenlendiği görülen, mide bulandırıcı ve vahşi saldırı bunun son örneği oldu. Bu vahşet yoluyla Birleşmiş Milletler yardım konvoylarını askıya almak zorunda kaldı.”

Sözkonusu saldırı ile ilgili batılı kaynaklar Rus ve Suriye hava kuvvetlerini suçlarken olay tümüyle açıklığa kavuşmuş değil. Bu saldırı öncesinde de sivller sıklaşan bir şekilde rejim uçaklarının hedefi olmuştu.

Yıllarca ülkenin en canlı şehirlerinden olan Halep’in kimi bölgelerinde yalnızca birkaç aile kalmış durumda. Bazı mahallere ise bir yıldır su 6 aydır da elektrik verilmiyor.

BM’nin Suriye özel temsilcisi Stefan De Mistura da 6 Ekim’de yaptığı açıklamada Halep’in Arap mahallerinin tümüyle yıkılmak üzere olduğunu açıkladı:

“Bu şekilde devam ederse Halep’in doğusundaki mahalleler 2 ay ya da en fazla 2 buçuk ay içerisinde tümüyle yıkılmış olacak. Özellikle tarihi şehir için konuşuyorum. Ve binlerce sivil, terörist değil, sivil de öldürülmüş olacak.”

De Mistura 275 bine yakın kişinin de ya yaralanacağının ya da yeni bir göç dalgasıyla yollara düşeceğinin öngörüldüğünü söyledi. Suriye’de bu felaketler yaşanırken bölgede etkin olabilecek güçlerden ABD de Rusya ile müzakereleri askıya aldıklarını açıkladı.

Suriye’de insanlık dramı büyürken bunun çözümün adresi olması beklenen diplomasiye yansıdığını söylemek pek mümkün görünmüyor.