Karamollaoğlu: "Kabul edebileceğimiz tek güvenli bölge önerisi, ABD'nin bölgeden bütünüyle çekilmesidir" - ANKARA - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun düzenlediği basın toplantısı - Karamollaoğlu'nun açıklamasıSaadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu: - "Bizim kabul edebileceğimiz tek güvenli bölge önerisi, ABD'nin bölgeden bütünüyle çekilmesidir. Binlerce kilometre uzaktaki ABD'nin bu bölgede ne işi var? Bu bölgede ABD'nin müdahalesine neden ihtiyaç var? Bunu anlamadan ve idrak etmeden ABD ile hareket etmeyi kesinlikle doğru bulmuyoruz" - "Muhalefetin YPG saflarında Mehmetçik'e karşı savaşan ABD'li ve diğer yabancı unsurları görmezden gelip adeta ÖSO'nun iç yapısını sorgulamasını doğru bulmuyoruz"ANKARA (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, "Bizim kabul edebileceğimiz tek güvenli bölge önerisi, ABD'nin bölgeden bütünüyle çekilmesidir. Binlerce kilometre uzaktaki ABD'nin bu bölgede ne işi var? Bu bölgede ABD'nin müdahalesine neden ihtiyaç var? Bunu anlamadan ve idrak etmeden ABD ile hareket etmeyi kesinlikle doğru bulmuyoruz." dedi.
Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Zeytin Dalı Harekatı'nda şehit olanlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa dileğinde bulundu.Afganistan'da gerçekleştirilen intihar saldırısında hayatını kaybedenlerin yakınlarına da başsağlığı dileyen Karamollaoğlu, "(ABD'nin ipiyle kuyuya inilmez, sözüne güvenilmez) diye yıllardır söylüyoruz. Çünkü ABD, menfaatleri söz konusu olduğunda sözünden dönmekten de tam tersi bir harekete girişmekten de kesinlikle çekinmez. Bunun en somut örneklerinden birisi Afganistan'dır." diye konuştu.
Afrin harekatı sonrası ABD ile Türkiye arasında güvenli bölge tartışmasının yaşandığına dikkati çeken Karamollaoğlu, güvenli bölgenin ne demek olduğunun 1990'larda Irak'ta yaşananlardan dolayı çok iyi bilindiğini, ABD'nin şimdi aynı tezgahı Suriye'nin kuzeyi için de kurmaya çalıştığını vurguladı.Türkiye'nin kesinlikle bu tür oyunlara gelmemesi gerektiğine işaret eden Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bizim kabul edebileceğimiz tek güvenli bölge önerisi, ABD'nin bölgeden bütünüyle çekilmesidir. Binlerce kilometre uzaktaki ABD'nin bu bölgede ne işi var? Bu bölgede ABD'nin müdahalesine neden ihtiyaç var? Bunu anlamadan ve idrak etmeden ABD ile hareket etmeyi kesinlikle doğru bulmuyoruz. Şuna inanıyoruz ki ABD İslam dünyasından elini, ayağını çektiği gün sadece Türkiye'de, Ortadoğu'da değil bütün dünyada çok daha güvenli bir ortam oluşacaktır. Şüphe yok ki ülke olarak tarihin en kritik, en hassas dönemlerinden birini yaşıyoruz. Dört bir yandan kuşatma altındayız. Türkiye üzerinde emelleri bulunan herkes adeta fırsat kolluyor.Bunun son örneğini Ege'deki adalarda yaşıyoruz. Yunan Savunma Bakanı Kardak Adası'na piknik için çıkmaya çalışıyor. Burnumuzun dibindeki adalarda Yunan askerleri kuzu çevirme partileri düzenliyor, adalara kiliseler, karakollar inşa ediyor, askeri birlikler yerleştiriyor. Hem güney hem batıdan adeta bir kuşatma içine sürüklenmiş bulunuyoruz. İşte Türkiye'nin esas beka problemi burada yatıyor. Bu tür dönemlerde her zamankinden daha duyarlı daha akıllı daha dikkatli olmaya mecburuz. Çünkü dışarıda barışı sağlamanın ilk ve en önemli şartı Türkiye içinde barışı sağlamakla meydana getirilebilir." - "Askerimizin işgalci gibi gösterilmesine kesinlikle karşıyız"Karamollaoğlu, hassas süreçte olunan bu dönemde, siyasi liderlerin diline, üslubuna, kullandıkları kelimelere ve açıklamalara azami dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
"Kimden gelirse gelsin askerimizin işgalci gibi gösterilmesine kesinlikle karşıyız. Bu tip yaklaşımları şiddetle reddederiz." diyen Temel Karamollaoğlu, ama her ağzını açanın içeri atılmasını, her farklı düşünenin vatana ihanetle suçlanmasını da doğru bulmadıklarını, bunun ülkede gerilim ve kutuplaşmayı artırdığını ifade etti.
ÖSO ile ilgili tartışmaları da yersiz ve zamansız bulduğunu belirten Karamollaoğlu, "Muhalefetin YPG saflarında Mehmetçik'e karşı savaşan ABD'li ve diğer yabancı unsurları görmezden gelip adeta ÖSO'nun iç yapısını sorgulamasını doğru bulmuyoruz. Muhalefet açısından bu yaklaşım ne kadar yanlışsa, iktidar açısından da dünyanın en güçlü ordularından olan ordumuzu sürekli ÖSO ile birlikte anmayı da o kadar yanlış buluyoruz. TSK yıllardır teröre karşı mücadele etmektedir. Terörle mücadele konusunda her türlü tecrübeye sahiptir ve tarih boyunca kendisini her zaman ispat etmiş bir ordudur. Böyle bir orduyu sürekli ÖSO ile anmak, sanki bu oluşum olmasa bu hareket başarısız olacakmış gibi bir intiba doğurduğu için sakıncalı buluyoruz." değerlendirmesinde bulundu.Afrin'in sadece bir partinin değil Türkiye'nin meselesi olduğunu kaydeden Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, bu yüzden seçim programlarının, parti toplantılarının, hamaset yüklü sloganlarla değil iyi düşünülmüş, planlanmış stratejilerle yürütülmesi gerektiği uyarısında bulundu.