TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası depremlerde inşaat mühendisliğinin önemine dikkat çekmek için ''Depreme Duyarlılık Sergisi'' hazırladı. Sergide depremde yıkılma olasılığı yüksek olan yapıların temelinin mühendislik hatalarından kaynaklandığı belirtilenler arasında.

İnşaat Mühendisleri Odası’nın verilerine göre Türkiye’de 60 binden fazla insan depremlerde hayatını kaybetti. Sergide, mühendislik hatalarının, depremlerde binaların yıkılmasında ve hasar almasında kilit nokta olduğu gösterildi.

Günlük hayatta çokça karşılaşılan Yumuşak Katların (zemin ya da orta katlardaki duvarsız vitrin şeklindeki katlar) depremde yapıların yıkılmasının ana nedeni olduğu belirtildi. Kısa kolonlu yapıların da deprem esnasında fazla yük kaldıramayacağı için yıkılmasının muhtemel olduğu ifade edildi.

En sık görülen inşaat hatalarından olan çıkmalı yapılar ise çıkma yapılan yerlerin altında kolon olmaması bundan dolayı yük kaldırma gücünün düşük olması nedeniyle deprem esnasında yıkılma ve hasar alma riski yüksek olan yapılar arasında sayıldı.

Toplumda kulaktan kulağa yayılan bazı terimlerin doğru şekilde açıklanması da serginin hedefleri arasında. Bu doğrultuda; döşemenin, binayı katlara ayırdığı; kirişlerin, döşemeden yükünü kolonlara aktardığı; kolonların ise kirişten gelen yükü temele aktardığı bilgilerine yer verildi.

İzmir depreminde de gündeme gelen ‘’kolon kesme’’ konusunda ciddi uyarılarda bulunan İMO yapılarda hiçbir taşıyıcı sisteme, keserek, kırarak ya da delerek zarar verilmemesi gerektiğini ve bu davranışların deprem esnasında dezavantaja dönüşeceğini belirtti.

Doğru mühendislik çalışmalarının depremlerde kilit nokta olmasına ek olarak kaliteli malzeme kullanımının yapıların dayanıklılığı konusunda büyük rol oynadığı ifade edildi.

Deprem öncesi alınması gereken mühendislik önemlerinin yanında, deprem esnasında yapılması gerekenler hakkında da bilgi verilen sergide, hayat üçgeni oluşturmanın hayati önem taşıdığı belirtildi.

Ayrıca, devrilmesi güç objelerin yanında durulması gerektiğine, düşen kirişlerden ve döşemelerden oluşan boşlukta kalınabileceğine ve bu boşlukların hayat kurtardığına vurgu yapıldı.