Karanlığın en derin yerinde doğan
Etrafına güneş gibi nur saçan
Yıllarca cehaletle savaşan
O peygamber can Ahmet dir
Daha doğmadan babası vefat eden
Altı yaşında iken annesini kaybeden
Gittiği her yere bereket götüren
O peygamber can Ahmet dir
Mekke'de ticaretle geçinen
Doğrulukla dürüstlükle övülen
Adına ‘muhammedül emin' denilen
O peygamber can Ahmet dir
İbadet için hira dağına çıkan
Cebrail ile ilk orada karşılaşan
Aldığı ilk vahiy oku olan
O peygamber can Ahmet dir
Dini yaymak için yola çıkan
Bin bir zorluklarla karşılaşan
Ümmeti için geceleri ağlayan
O peygamber can Ahmet dir
Taif de öldürürcesine taşlanan
Eli yüzü kan içinde kalan
Yine de afları için yalvaran
O peygamber can Ahmet dir
Ana vatanı Mekke den ayrılan
Gurbette hak din İslam ı yayan
Ordu kurup komutan olan
O peygamber can Ahmet dir
Yüce davetle rabbine giden
Onun cemalini perdesiz gören
Ümmetinin affını isteyen
O peygamber can Ahmet dir
Yarın o büyük mahşer yerinde
Herkesin ‘ nefsi,nefsi' dediği o günde
Yine sadece ‘ümmeti,ümmeti' diyen
O büyük peygamber CAN AHMET dir...